Ağlamak denizin doğuşuna yetmiyor
Kınanıyoruz çocuklar tarafından ve tarafım sızlıyor sana doğru
Ansızın kelimeler gelir mi
Gelir mi insanın içine büyük umutların eşiği
Umut; süründürür mü diye sormuştu hocam
Hocam demiştim, umut beni sürdü, sürdürdü buralardan
Babana seslen dedi hocam, ödev verdi, ödevim dedim, ödevim bu değildir hocam, yazın haneme sıfırımı
Ben sürüp giden bir acıyım herkesin boğazında
Kalbine saplanmış bir ok gibi gelemiyorum kendime
Ağırlaşıyorsa kirpiklerin, kirpiklerini ezbere bilen bana lanetler olsun
Ama sana değil, sana yalnız bulutlar değsin en pembesinden
En pembesinden doğru, sana kırmızı bir gül gelecek kadar
Biliyorum, anlamsızım ben, ben diyorum çünkü başka kişilik bilmiyorum, tanıyamıyorum
Tanıyamıyorum kendimi yengemin tek bir mesajıyla
Yengeler öldürmez demişlerdi öldürürmüş kan bağı
Kanlarımın bağında boğuluyor ve düşüyorum tabuttan
Ölemiyorum bile demiştin, ben ise gömülemiyorum.