Yüzünde bir yer ve kuşlar uçar yüzüne babam
Ama benim kanadım yok ve sen beni neden bir kafese kapattın?
Bir ağacın bulamayacağı imkanlara neden gömdünüz beni
Mavi bir çığlığa gömüldü bedenim,
Ve bedenim diyor aynı anda sanatçı
Benim yükümü taşımama kim yardım edecek?
Soruları ruh ve beden kitapları açıklar mı yoksa ben susmalı mıyım ömrüm boyunca
Bir çerçevenin söylemek istediği çok şey olduğundan emindim babam ama sen kimsin?
Sen, bir kalbi bir cama hükmeden
Sen, bir camı göz kapaklarıyla bitiren
Sen, kirpikleri öyle güzel ama yokluğumun haberi gözlerinde
Sen, ve bir başkası, neden benzersiniz birbirinize böylece
Kısaca kavruldum gözlerinizde öylesine birden
Bende çok uzun sürdü halbuki yanışım.
Sen, bir kemanı bir masaya
Beni bir kaldırıma, duvara, betona sertçe fırlatan
Fırlatan ve insanların tükürmesi gerektiğini üstüme
Sen, beni böyle görürken vicdanının kapılarında hiçbir zorlanma olmuyor muydu?
Sen, ellerimi tutarken bıraktığının boş bir kutuymuşçasına
Boş bir kutuymuşçasına ve sanki hiç kalbi yok gibi.
Denizleri taşmazmış, gözlerine bakmamışsın ve hiç çikolata almamışsın gibi
Ona da aldın mı her gün?
Terledi mi ellerin ya da gözlerini hiç ormanda düşürdüğün oldu mu?
Oldu mu üstüme yıkmışlığın tüm dünyayı ve nefretini benden böylesine, böylesine.
Pazarcı amca kahve satıyormuş bak baba,
Yalvarırım ben ölmeden önce bak bana.
Turuncu bir dünyayı ciğerime yakarak
Yakarak ve yanarak kıymetimi bitirmene ne gerek vardı
Ben öğrenemedim o kemanı baba,
Baba sesi çıkmıyordu çünkü kemandan
Ve kızım demedi kimse sarılarak bana ama
Ben herkesten bekledim baba,
Yıkmamayı değil toplamayı bir yangının içinden bekledim ey kara kutum
Siyah uzun bir vuruşunun yara bandını en çok senden bekledim içimin hapsi
İçimin hapsi, içimin hapsi, ey içimin hapsi
Kirpiklerine dokunamadan vurdun bir güvercini göğsümde
Ben ne bir cinayeti ne de bir ölümü kaldırabilirim
Sen de beni kutulara gömüp de aşağı en aşağı fırlatanlardan oldun.
Beni düşmek öldürmedi de,
Sana çok inanmışlıklığım çekti kalbimden vurdu beni.
Şimdi, inanmış, umutlu bir cesedin üstündedir parmak izlerin.
Fakat hapis de benim, ceset de.
Sen,
Boşver.